Hormonal değişiklikler, ruh halinden cilt yapısına kadar pek çok alanı etkiler. Özellikle östrojen seviyelerindeki düşüş, perimenopoz ve menopoz dönemlerinde kolajen kaybını önemli ölçüde artırır.
Abarquero Cerezo, “Çalışmalar, menopozun ilk 5 yılında kolajen miktarında yüzde 30’a varan azalma olduğunu gösteriyor” diyor. “Bunu takip eden 15 yıl içinde bu azalma yılda yüzde 2 oranında devam eder; bu da daha genç yaşlara kıyasla daha yüksek bir kayıp anlamına gelir.”
Menopoz döneminde oral kolajen takviyesi ile bu kaybın yavaşlatılıp yavaşlatılamayacağı hala araştırılmakta; ancak denemeye değer olabilir. “Tutarlı ve dikkatli kullanıldığında kolajen takviyeleri, ciltte esneklik ve nem artışı sağlayabilir, kırışıklıkları azaltabilir.” Ancak Cerezo şu noktaya dikkat çekiyor: “Bu kolajen peptitlerinin vücutta tam olarak nerede kullanılacağı henüz net değil… Daha fazla araştırma, düzenleme ve izleme ile tüketilebilir kolajen, yaşlanmaya karşı elimizdeki etkili araçlardan biri haline gelebilir.”
Kolajen Kaybı Nasıl Yavaşlatılır?
Kolajen kaybı tamamen önlenemese de bazı yaşam tarzı alışkanlıklarıyla bu süreci yavaşlatmak mümkündür. Abarquero Cerezo, kolajen kaybını azaltmak için şu önerilerde bulunuyor:
-Sigara ve aşırı güneşe maruz kalmak gibi zararlı faktörlerden kaçının.
-Her gün güneş koruyucu (SPF) kullanın.
-Yeterli uyku alın ve stres yönetimine dikkat edin.
-Düzenli egzersiz yapın.
-Dengeli kiloyu koruyun.
-Yumurta, süt ürünleri, baklagiller, sebzeler, meyveler, tam tahıllar, et ve balık gibi kolajen üretimini destekleyen makro besinler, vitaminler ve esansiyel amino asitleri içeren dengeli bir diyet uygulayın.
-Glikozaminoglikanlar, proksilan, peptitler, sinameki özü, hyaluronik asit, C vitamini ve niasinamid gibi antioksidanlar içeren kolajen destekleyici ürünleri kullanın.
Kolajen Kremleri Gerçekten İşe Yarıyor mu?
Kolajen içeren kremler ve maskeler, cildin yüzey görünümünü iyileştirmede etkili olabilir. Ancak, bu ürünler ciltteki gerçek kolajen kaybını önleyemez. Abarquero Cerezo, “Kolajen, kozmetikte kullanılan yüksek moleküler ağırlığa sahip bir moleküldür” diyor. “Bu yüzden cilde emilimi yüzeyle sınırlı kalır.”
Başka bir deyişle, kolajen kremleri cildin yüzeyinde anlık iyileşme sağlar; ancak uzun vadede kolajen üretimini desteklemek için yukarıda belirtilen içerikler ve alışkanlıklar çok daha etkili olacaktır.